2019 yılına dağıtım kanalları dolu olarak giren ve bundan ötürü düşük performanslı bir sezon geçiren İklimlendirme Sektörü 2020 yılına büyük beklentilerle girdi. Ancak ilk çeyrek dönemde önce Uzakdoğu’da sonra da ülkemizde etkili olan pandemi süreçleri gerek üretim gerekse de Uzakdoğu orjinli ithal ürün planlamasının ciddi şekilde revize edilmesine yol açmıştır.
Nisan ve Mayıs aylarında bir çok şehirde sokağa çıkma yasaklarının uygulanması, insanların kendilerini evlerine kapatması bildiğimiz klasik ticareti ciddi şekilde düşürdü. Son derece dinamik bir yapıya sahip olan Türkiye İklimlendirme Sektörü, hızla elektronik ticarete yöneldi. Ek olarak sektör, Covid-19 koşulları altında çok hızlı bir şekilde iş güvenliğini öne alarak (Maske, Fiziksel Mesafe, Hijyen) üretim yeteneğine kavuşmuş ve adeta bir üretim üssü konumuna geçmiştir.
Özellikle yaz aylarının meteorolojik olarak sıcak geçmesi, perakende pazarını büyütmüş, evlerinden işlerini yöneten beyaz yakalı çalışanların ev-ofis konforu çerçevesinde klima cihazı satın almak istemesi ile pazarı hızlı bir şekilde büyütmüştür.
İSKİD Yönetim Kurulu Başkanı Ozan AtasoyİSKİD Yönetim Kurulu Başkanı Ozan Atasoy, “Hastane ve AVM mahallerinde kullanılan iklimlendirme cihazlarının Covid19 koşullarına adapte edilmesi, filtre yenilemeleri, bakımlar, UV konusunda çalışmaların tamamlanması çerçevesinde yaz dönemi İSKİD Üyeleri için hızlı ve hareketli geçmiştir.” dedi.
İstatistik sonuçlarına göre, en büyük pazar olan ev tipi klima ve değişken debili klima sistemleri (VRF / VRV / VRS) pazar büyüklüğü, önceki yıla göre %10’a yakın bir oranda artış gösterdi. İSKİD Yönetim Kurulu Başkanı Ozan Atasoy, bu verilerin özellikle pandemi döneminde ticaretin ve kamu yatırımlarının durduğu halde gerçekleştiğini belirtti. Atasoy yaptığı değerlendirmede “Dağıtım kanalları stokları çok düşük seviyede, yılın son çeyreğinde gerçekleşecek projeler ve yatırımlar çerçevesinde değişken debili klima pazarının daha hızlı bir büyüme sürecine girmesini bekliyoruz” dedi.
Sahil bölgelerindeki müstakil evlerde yaygın olarak kullanılan ısı pompası cihazlarında ise önceki yıla göre satışlarda %70’lik artış görüldü .
İSKİD sektör istatistik sonuçlarına göre, konutlarda kullanılan duvar tipi klima cihazlarının ise satışlarında %9 gibi bir büyüme yaşandı. Bu büyüme de yaz sezonunun çok sıcak geçmesi ve pandemi nedeniyle evlerinden çalışan beyaz yakalı personelden kaynaklandığı değerlendirmesi yapıldı.
İSKİDİSKİD Yönetim Kurulu Başkanı Ozan Atasoy, dernek olarak yüzde 90’ını temsil ettikleri iklimlendirme sektörünün, hızlı bir teknolojik gelişmeyle Türkiye’de enerji verimliliği standartlarına uygun klimalar ürettiğini ve Avrupa Birliği yönetmelikleriyle uyumlu, çevre dostu R-32 gazını kullanmaya başladığını vurguladı. İSKİD’in Türkiye’de iklimlendirme sektörünü ve klima pazarını geliştirmek için yoğun faaliyetler gerçekleştirdiğini ve kurdukları 15 komisyonla çok yönlü çalışmalarını sürdürdüklerini anlatan Atasoy, 1992 yılında kurulan ve 100’ün üzerinde üyesi bulunan İSKİD’in, teknoloji, sağlık, çevre, eğitim ve İç hava kalitesi gibi alanlardaki sosyal sorumluluk projeleriyle de, topluma hizmet ettiğini ifade etti. Son dönemde dünya gündeminde yer alan COVID-19 salgını nedeniyle zamanımızın büyük bölümünü evde geçirdiğimiz bu dönemde, sağlık için iç mekan hava kalitesinin sağlanmasında, İklimlendirme ve Havalandırma sektörünün öneminin arttığının altını çizdi. Bu çerçevede İÇ HAVA KALİTESİ konusunda sadece uzmanlardan oluşan bir komisyon kurduklarını ve kamu oyunda farkındalık yaratmak için bir iletişim ajansı ile profesyonel olarak çalışmaya başladıklarını belirten İSKİD Yönetim Kurulu Başkanı Ozan Atasoy, gerek sosyal medya kanallarında, gerekse de online yapılan toplantılar aracılığı ile üye ve sektör çalışanlarına “İç Hava Kalitesi” ile ilgili olarak en güncel bilgileri sürekli vermeye çalıştıklarını belirtti.
Atasoy, Türkiye’de üretim kapasitesi ile birlikte klima pazarının da hem nicelik, hem de nitelik yönünden hızlı bir gelişim gösterdiğini sözlerine ekledi. 2020 yılında klima satışlarında önemli bir büyüme gözlendiğini belirtti. Yüzde 40’a varan enerji tasarrufu sağlayan A++ enerji sınıfı ve inverter kompresörlü ürünlere talebin ciddi şekilde arttığını anlatan Atasoy, “Güçlü üretici ve distribütör firmalar, tüketicinin hizmet kalitesinde artan beklentilerine yanıt veriyor. AB’ye uyum süreci de özellikle çevre ve enerji verimliliği açısından sektördeki teknolojik gelişmelere önemli oranda ivme kazandırıyor” dedi.
