Daikin, COP28’de Başlatılan “Küresel Soğutma Taahhüdü”nü Destekliyor

Küresel Soğutma Taahhüdü, ülkelerin soğutma ile ilgili sera gazı (GHG) emisyonlarını azaltmak için entegre bir yaklaşım benimsemelerini gerektiren uluslararası bir girişimdir. BAE'nin COP28 Başkanlığı tarafından, iklimlendirme ve soğutma için bir sera gazı emisyonu azaltma girişimi olan Soğuk Koalisyon (Cool Coalition) ve Birleşmiş Milletler Çevre Programı (UNEP) ile iş birliği içinde yürütülmektedir. COP28'de, 2030 yılına kadar dünyanın yenilenebilir enerji kapasitesinin üç katına çıkarılması ve enerji verimliliğindeki iyileşme oranının iki katına çıkarılması kararlaştırılmıştır. Ayrıca, COP28 hedefleriyle uyumlu olan taahhüt üzerinde varılan anlaşma, COP28'in kilit sonuçlarından biridir. Japonya da dahil olmak üzere dünya çapında 63 ülke, 5 Aralık'ta yapılan duyuru itibariyle bu taahhüdü onaylamıştır.

Katsuyuki SawaiUluslararası Enerji Ajansı'na (IEA) göre, soğutma için küresel elektrik talebinin 2050 yılına kadar üç katına çıkması beklenmektedir. Klimalar, yüksek elektrik tüketimleri ve soğutucu akışkanların atmosfere salınmasının neden olduğu küresel ısınma etkisi nedeniyle büyük bir çevresel etkiye sahiptir. Gelişmekte olan ülkelerde ekonomik kalkınma ve nüfus artışıyla birlikte klima talebinin de artıyor olmasından dolayı, iklim değişikliği üzerinde önemli bir etkiye sahip olmaları beklenmektedir. Öte yandan, klimalar insanların sağlıklı, güvenli ve emniyetli yaşamları için vazgeçilmezdir ve küresel ısınmaya "uyum" sağlamada rol oynamaktadır. Çevresel etkileri daha düşük olan ve aynı zamanda uygun fiyatlı klimaların yaygın bir şekilde tanıtılmasına ihtiyaç vardır.

Bu çerçevede, Küresel Soğutma Taahhüdü, soğutma ile ilgili sera gazı emisyonlarının azaltılması, enerji verimliliğinin artırılması, iklim dostu bir yaklaşım benimsenmesi ve toplumdaki savunmasız gruplar için sürdürülebilir iklimlendirmeye erişimin genişletilmesine yönelik ortak hedefler yoluyla iddialı çabaları ve uluslararası iş birliğini artırmayı amaçlamaktadır. Bu taahhüdü imzalayan devletlerin aşağıdaki hedeflere ulaşması gerekmektedir (taahhütten kısmi alıntı).

• Soğutma ile ilgili emisyonları 2050 yılına kadar 2022 seviyelerine göre en az %68 oranında azaltmak amacıyla birlikte çalışmayı taahhüt etmek;
• Yüksek verimli iklimlendirme ekipmanlarının ve yenilikçi teknolojilerin pazara daha fazla nüfuz etmelerini desteklemek ve satılan yeni iklimlendirme ekipmanlarının küresel ortalama verimlilik oranını, küresel 2022 kurulu başlangıç seviyesinden en geç 2030'a kadar %50 oranında toplu olarak artırmak için birlikte çalışmayı taahhüt etmek;
• Henüz onaylanmadıysa, Kigali Değişikliğini 2024 yılına kadar onaylamayı taahhüt etmek;
• Ulusal bir soğutma eylem planı yayınlamayı, ulusal bir eylem planı yayınlarken soğutmayı dikkate almayı veya 2026 yılına kadar bir yönetmelik veya eşdeğerini yayınlamayı ve Paris Anlaşması ve HFC aşamalı azaltma planları kapsamında ulusal olarak belirlenen katkıların tasarlanmasında ilgili çabaları yansıtmayı taahhüt etmek;
• Florokarbonların yaşam döngüsü yönetimini, özellikle HFC bankalarını ele alarak, mümkünse Florokarbonların Yaşam Döngüsü Yönetimi Girişimi aracılığıyla sürdürmeyi taahhüt etmek;

Küresel Soğutma Taahhüdü, uygulanabilirliğini artırmak için özel sektörün iş birliğini de gerektirmektedir. Taahhüdü imzalayan hükümetlerin hedeflere ulaşmasına yardımcı olmak için özel şirketlerin, finans kuruluşlarının ve diğer kuruluşların desteğini gerektirmektedir.
Daikin KSS, Küresel Çevre ve Dış İlişkiler Üst Düzey Yöneticisi Katsuyuki Sawai şunları söyledi: "Küresel operasyonlara sahip lider bir klima şirketi olarak Daikin, uluslararası kuruluşlar ve diğer ülkelerle iş birliği içinde yüksek verimli inverter klimaların ve düşük GWP'li soğutucu akışkan R32'nin kullanımını teşvik ederek sektöre öncülük etmiştir. Bu çabalar Küresel Soğutma Taahhüdü doğrultusundadır ve taahhüdün hedeflerine ulaşılmasına yardımcı olmak için bu girişimleri dünya çapında genişletmeye devam edeceğiz."