Bugün başlayan zirvede düzenlenen 'Karbon Yönetimi ve Endüstri' oturumunda Akçansa Genel Müdürü Mehmet Hacıkamiloğlu, Erdemir Yönetim Kurulu Başkanı Ali Aydın Pandır, İzaydaş Genel Müdürü Muhammet Saraç, Zorlu Enerji Genel Müdürü Sinan Ak ve Peugeot Türkiye Pazarlama Direktörü Mehmet Akın bir araya geldi.

Oturumun ilk konuşmacısı olan Akçansa Genel Müdürü Mehmet Hacıkamiloğlu, dünyada sudan sonra en çok kullanılan ürünün 'beton' olduğuna dikkati çekerek, yoğun enerji tüketimi olan bir sektör olduklarına değindi.

Enerji ihtiyaçlarını karşılamak için farklı kulvarlar üzerinden ilerlediklerini anlatan Hacıkamiloğlu, "İnşallah bu yılın sonunda ilk rüzgar tribünümüzü hayata geçirmeyi planlıyoruz. Eğer oradan istediğimiz sonucu alabilirsek dünyada kendi ihtiyacı olan enerjiyi rüzgar tribünlerinden üreten ilk firma olacağız" şeklinde konuştu. Hacıoğlu ayrıca, firma olarak karbon ayak izlerini ölçtüklerini de belirterek, bilinçli bir üretim ve bilinçli bir tüketimin çok önemli olduğunu ve zirvenin bu konuda yol gösterici olacağına inandığını söyledi.

"50 yılda 851 milyon dolar çevre yatırımı yaptık"

Erdemir Yönetim Kurulu Başkanı Ali Aydın Pandır da grup olarak sürdürülebilirlik ve emisyon azaltma gibi konularda ellerinden gelenin en iyisini yapmaya çalıştıklarını kaydetti.

Bu yıl grup olarak 50. yıllarını kutlayacaklarını açıklayan Pandır, "2020 yılında dünya klasında bir şirket olmayı amaçlıyoruz. Bu hedefe ilerlerken ulaşmak istediğimiz farklı noktalar var. Katma değer yaratan inovatif bir şirket olmak istiyoruz" ifadelerini kullandı.

Pandır ayrıca, 50 yılda 851 milyon dolar çevre yatırımı yapan bir kurum olduklarının da altını çizerek, enerji verimliliğini yükselten, teknolojik yenilikler uygulayan, sistematik ölçüm ve izleme ile enerji kayıplarını en aza indirmek noktasında çok önemli adımlar attıklarını, atmaya da devam edeceklerini bildirdi.

"Sanayiden yılda 1 milyon 250 bin ton tehlikeli atık"

İzaydaş Genel Müdürü Muhammet Saraç ise Türkiye'de sadece sanayiden yıllık 1 milyon 250 bin tehlikeli atık çıktığını açıklayarak, "Örneğin tıbbi atık olarak da 100 bin ton gibi bir rakamdan bahsedebiliriz. İzaydaş olarak biz bu atıkların önce oluşmaması için, oluşması durumunda da azaltılabilmesi ya da en etkin haliyle geri dönüştürülebilmesi adına çalışıyoruz" dedi.

Türkiye'de kişi başı atık üretiminin günlük 1 kilogram olduğunu anlatan Saraç, "Atığı değere çevirmek için canla başla çalışan bir kurumuz. Şunu hepimizin bilmesi gerekir ki enerji, çevre ve para konuları birbirinden bağımsız düşünülemez" ifadelerini kullandı.

"Türkiye'de vergilendirme yurt dışından farklı"

Daha sonra söz alan Peugeot Türkiye Pazarlama Direktörü Mehmet Akın, böyle bir zirvede yer almaktan çok memnun olduklarını belirterek, "Ancak bu zirvenin ikinci kez düzenleniyor olmasını ve daha da sahiplenilmesini en az bizim katılımımız kadar değerli ve öncelikli gördüğümüzü bilmenizi isterim" diye konuştu.

Yurt dışında otomobillerin vergilendirilmesinde 'çevre dostu' faktörünün büyük rol oynadığına dikkati çeken Akın, "Ülkemizde ise sadece motor hacminin büyüklüğüne göre bir vergilendirme söz konusu. Ayrıca bugün itibariyle tüketiciler araçların ekonomisi, konforu, tasarımı ve ikinci el piyasası daha önemli görünüyor. Umarım bir gün bu seçimde satın alacağımız arabaların karbon salımı değerlendirmemizin en üstünde yer alır" dedi.

Akın ayrıca, Türkiye'de çevreci motor denildiği zaman 'az yakan araba' gibi olgunun akıllara geldiğini anımsatarak, Peugeot olarak Blue HDi motorumuzla hem az yakan hem de sınıfının lideri olabilecek derecede çevreci bir otomobili müşterilerimizin hizmetine sunduk. Çevre dostu motor konusunda önce davranan, öncü olan bir yapımız var. Bu anlayışımızı gelecek dönemlerde de aynı şekilde sürdürmeye kararlıyız" ifadesini kullandı.

"Bugün aldığımız kararlar 10 yıl sonrasını etkiliyor"

Oturumun son konuşmacısı olan Zorlu Enerji Genel Müdürü Sinan Ak ise, bugün alınan kararların 10 yıl sonrasını etkilediğini belirterek, bu bilinç ile yola devam edilmesi gerektiğini kaydetti.

Türkiye'nin gelişmekte olan bir ülke olduğunu ve bu yapısını devam ettirmesi gerektiğine işaret eden Ak, "Eğer önümüzdeki 10-15 yıllık süreçte dünyanın en büyük 10 ekonomisinden biri olmak istiyorsak bu noktada nasıl bir yol haritası izleyeceğimiz çok önemli. Bugün kömür ve nükleerden enerji sağlayacağına dair planlama yapılan bir yapı var. Özellikle Amerika'da kömür santrallerinin kapatıldığı ve yenilenebilir enerjiye doğru önemli adımlar atıldığı bir ortamda Türkiye'nin gelecek senaryosunda kömürün olması düşündürücü" diye konuştu.
Zorlu Enerji olarak 6 doğalgaz, 7 hidroelektrik, 2 rüzgar ve 2 jeotermal santrali yatırımları olduğunu kaydeden Ak, gelecek dönemlerde de bu tür yatırımlara devam edeceklerini ve mevcut kapasitelerini iki katına çıkarmayı hedeflediklerini anlattı.

İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) Öğretim Üyesi ve Sürdürülebilir Üretim ve Tüketim Derneği (SÜT-D) Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Filiz Karaosmanoğlu yönetimindeki sunumun ardından katılımcılara plaket verildi. Sunum, toplu fotoğraf çekimi ile son buldu.{jcomments on}