Genel

Çalışanlarınızın özel hayattaki deneyimlerinden, önceki iş yaşamındaki tecrübelerinden faydalanıyor musunuz? Her çalışanın bu hayatta en azı 20-25 yıl olmak üzere 30-40 hatta 50 yıllık bir yaşam deneyimi var değil mi?

Herkes farklı bir yerinden tutmuş bu hayatın.

Kimin, hangi yeteneği var belki farkında bile değiliz.

Bir makarna şefi, bir perküsyon ustası, bir ebru sanatçısı, bir nefes koçu, bir karizmatik sunuş uzmanı, bir kitap eleştirmeni, bir filozof, bir yaratıcı kod yazılımcısı, bir akıl-beden farkındalığı uzmanı, bir kariyer gurusu, bir şarap tadımcısı, bir gezgin, bir dalgıç, bir diksiyon ve hitabet konuşmacısı sizin işyerinizde çalışıyor olabilir!

Bu kişiler dünyanın en iyisi, Türkiye'nin birincisi olmak zorunda değil!

Bildiklerini, diğer kişilere anlatabilmesi için şirketinizdeki en iyi olması yeterli.

Bu kişiler, hobisi, yeteneği, tecrübesi olduğu konuyu, bu konuya ilgi duyacak kişilere, düzenli ve planlı bir kurs dahilinde programladığında, bu ortamdaki sinerjinin, iş birliğinin, empatinin, takım olmanın ve en önemlisi ise çalışan bağlılığının ne kadar arttığını göreceksiniz.

Bu insanlar, iş dışında ilgi duydukları ortak alanlarda bir araya geldiklerinde, birbirini daha iyi anlayacak ve oraya kendilerini daha fazla ait hissedecekler.

Burada dikkat edilmesi gereken en önemli konulardan biri, bu aktivitelerin dışarıdan bir kişi veya kuruluş aracılığıyla yapılmaması.

Bazı kişilere bu çok amatörce gelebilir. Ama amacımız, büyük bir sanatçı olmak, dünyanın en iyi nefes koçu yaratmak değil elbette.

Şirketinizdeki kişilerin tecrübelerinden faydalanmak, onların bu zamana kadar elde ettiği deneyimlerin, diğer insanlara fayda sağladığını görmelerini sağlayacaktır. Kendilerini daha önceden hissetmedikleri kadar mutlu hissedeceklerine emin olabilirsiniz.

Ayrıca bu, diğer çalışanların da “ben arkadaşlarım için ne yapabilirim?” sorusunu akıllarından geçirmelerini sağlayacak. Aslında bir nevi tetikleyici olacak. Yaratıcılık, iş birliği, yardımseverlik tetikleyicisi.

Şirketinizde motivasyon sağlamak, takımlar arasında iletişimi güçlendirmek için yapılan uygulamaları bir düşünün. Ne kadar masraf edildiğini ve geri döndüğünüzde bu etkinin ne kadar sürdüğünü de lütfen düşünün.

Bir sonraki pazartesiye kalmayan heyecan ve tutkunun ve giden paranın yerini, hiçbir maliyeti olmayan, insanları sınırlandırmadığınız, istedikleri aktiviteye kendi gönüllerince katılarak bağ kurdukları bir ortamla değiştirmenizi öneriyorum.

Bu önerimi lütfen mesai saatleri içerisinde düşünün. Eğer kendileri arzu ediyorlarsa, bunu hafta sonuna veya mesai saatleri dışına genişletsinler. Şirketinizde bu ortamı yarattığınızda, şirketinize getirisi çok yüksek olacak bir etkiden bahsediyorum.

Bu aktivitede bir diğer dikkat edilecek konu ise, hiyerarşiyi bu aktivitelerin dışında bırakmak. Bu anlarda herkes aynı seviyede olmalı. Eğitimi bir stajyer de bir yönetici de, bir departman çalışanı da verebilmeli. Önemli olan paylaşım ve bağ kurmak olmalı ve tabi ki eğlenmek!

Güzel bir gün dileklerimle…
Hande Muğlalı

Save
Cookies user preferences
We use cookies to ensure you to get the best experience on our website. If you decline the use of cookies, this website may not function as expected.
Accept all
Decline all
Functional
Tools used to give you more features when navigating on the website, this can include social sharing.
AddThis
Anladım!
Decline