Genel

Şirketlerin çoğunda alışılagelmiş bazı kalıplar vardır. Hepimiz bunları öylesine kabullenmişizdir ki, herkese çok normal gelir. Onu heterojen hizmet dağılımı olarak adlandırıyorum.

Genellikle, şirketteki en üst pozisyondaki CEO yada genel müdüre ilahi bir anlam yükleriz. Eğer o kişi, o gün şirkete gelecek ve o yoldan geçecekse, tüm çalışanlar her günkünden daha şık, daha düzgün ve daha çok çalışıyor görünmelidir. Masalar düzenli olmalı, yemekler özenle seçilmiş dünya mutfaklarıyla donatılmalı, otopark alanı onun için boş bırakılmalı vs.

Bu, bizim kültürümüzde misafirperverlikle eşdeğer tutularak yüceltilse de aslında çağdışı kalmış bir anlayıştır.
Birincisi, o kadar düzenli, özenli olma şansımız varsa neden her gün değil de CEO'nun geleceği gün bunu kendimize yapıyoruz?
İkincisi ise, bu özenin katbekat üstü müşteriye gösterilmesi gerekirken, CEO'ya gösteriliyorsa orada bir tezatlık yok mudur?

Bu tavrın sürekli asttan üste doğru olması çok alışık olduğumuz bir durum. İnsanların yöneticilerini memnun etmek için onlara jest yapmaları da çok insani bir davranış. Fakat bu davranışın tek yönlü olması, hala orta çağdan kalma bir zihniyetin yöneticide var olduğunun bir göstergesi.
Şirketlerde hizmetler homojen dağılırsa, çok değerli bir kültür yaratılmış olur. Ne zaman bir yönetici, bir astın işini yapması konusunda engelleri ortadan kaldırır, onun gelişimini destekler, hatalarından öğrenme fırsatları bulmasına imkan tanır, şirkette adaletin sağlanması için güçlü temeller atar, çalışanlarının mutlu olacakları, güven duyulan bir ortamı yaratırsa, astlarına mükemmel bir hizmet sağlamış olur.

Kendisine verilen hizmeti alan çalışan da, müşterisini memnun etmeye, onu her temasında şaşırtmak için yeni yollar bulmaya, kendini, ekip arkadaşlarını ve şirketini geliştirmeye, yenilikleri takip etmeye, başarısızlıklarından öğrenme fırsatları bulmaya, bunları arkadaşlarıyla paylaşmaya ve en önemlisi değişime açık olmaya da kendiliğinden gönüllü olur.

Herkesin birbirine hizmet ettiği bir ortamda departmanlar arası silolaşma kalmaz ve birliktelik, işbirliği, dayanışma kültürü gelişir.
CEO'ya yada genel müdüre heterojen şekilde hizmet etme ve onu aşırı şımartma kültürüne bir son vermek ve homojen bir hizmet kültürü yaratmaya geçmek, yaşadığımız bu yüzyılın bir gerekliliğidir.

Bu formül, şirketlere orta ve uzun vadede fayda sağlayacak kültürel bir yapıdır.

İyi haftalar olsun;

Hande Muğlalı

Save
Cookies user preferences
We use cookies to ensure you to get the best experience on our website. If you decline the use of cookies, this website may not function as expected.
Accept all
Decline all
Functional
Tools used to give you more features when navigating on the website, this can include social sharing.
AddThis
Anladım!
Decline