Sayfa 1 / 8ICCI 2011 Uluslararası Enerji ve Çevre Fuarı ve Konferansı, 15-16-17 Haziran tarihlerinde İstanbul Fuar Merkezi’nin 9. ve 10. Salonlarında Enerji Bakanı Taner Yıldız tarafından gerçekleşti. Enerji sektörünün önde gelen 200 firmasının katıldığı organizasyonu yaklaşık 10 bin sektör temsilcisi ziyaret etti.
Firmalara, B2B görüşmeler için Avrupa, Balkan ve Ortadoğu ülkelerinden İstanbul’a gelen 1000 kişilik hükümet heyetleri ile özel görüşme imkânları sunuldu.
Enerji Bakanı Taner Yıldız açılış töreninde yaptığı konuşmada, Türkiye'nin dünya enerji politikalarındaki değişimlerden biraz daha bağımsız olarak enerji kaynaklarını çeşitlendirmek, öncelikle yerli ve yenilenebilir enerji kaynaklarını kullanmak adına değişmeyen çizgisini 8,5 yıldan bu yana sürdürdüğünü söyledi. Türkiye'nin ciddi bir değişim, dönüşüm ve gelişim gösterdiğini dile getiren Yıldız, "son 12 ayda yüzde 10,9'luk elektrik tüketim talebi artışı vardır. 2015 yılı projeksiyonu, Türkiye'ye sınır olan ülkelerin ekonomik büyüklüğünün ancak Türkiye kadar olabileceğini gösteriyor. O yüzden Türkiye'nin her konuda mazereti olabilir ama enerji tüketimi ile ilgili en ufak bir
aksaklığa mazereti olamaz. O yüzden hemen yakın süreçte 3 milyar ton civarında yerli kömürün elektrik üretimi ile ilgili kaynak olarak kullanılmasında özel sektörün önü açılacaktır. Yerli ve yenilenebilir enerji kaynaklarıyla ilgili lisans alanların üretime geçmesinden tutun bütün kaynakları 2023 yılına kadar mutlaka harekete geçirmiş olmamız lazım. Türkiye'nin büyüme hızına ulaşabilen dünyada üç ülke var. O yüzden Türkiye, büyüme hızlarını karşılayabilecek, enerjideki arz güvenliğini, bütün enerji kaynaklarıyla birlikte çevreye duyarlı olarak ve çevre hassasiyetini kaybetmeden korumak ve kollamak durumundadır. Dünyada 26 nükleer santral ömrünü tamamladı ve kapatılması gerekiyor. Bu santrallerin, yapımı devam eden 69 tane inşaatı engellememesi gerekli. Aslında Türkiye ne istediğini gayet iyi bilmektedir. O hedefleri doğrultusunda çalışmalarını sürdürüyor ve güvenlikle ilgili kat sayıları artırarak ileri teknolojiyle ilgili uygulamalara geçmek durumundadır. Elektrik dağıtım ve üretim hizmetlerindeki özelleştirmelerle ilgili politikalar devam edecek. İthal edilen petrol ve doğalgazın gelişen teknoloji ile birlikte yerli kaynaklar haline gelmesiyle ilgili çalışmalarda sürecektir. EPDK'ya yapılan 120 bin megavatlık lisans başvurularının siyasi istikrara duyulan güvenin özel sektör tarafından satın alınması anlamına gelmektedir, kamu üzerine düşeni her zaman yapmıştır, bundan sonra da yapacaktır." dedi.