Su, çevresel sürdürülebilirliğin merkezinde yer alıyor. Ancak sanayileşme ve hızlı nüfus artışı nedeniyle temiz su kaynakları yani dereler, nehirler ve göller hızla kirleniyor. Çünkü yerleşim yerlerindeki evsel atık sular ile fabrikaların atık suları doğru yönetilemediği için temiz su kaynaklarını tehdit ediyor. Hatta temiz suların kirlenme sebeplerinin başında yüzde 74 ile evsel atık sular geliyor. Evsel atık suların ise yalnızca yüzde 56’sı güvenilir bir arıtmadan geçiyor.

Birleşmiş Milletler’in ‘50 Sürdürülebilirlik ve İklim Liderleri’nden biri olarak dünya genelinde su teknolojilerindeki öncü çalışmaları ile öne çıkan Wilo bina teknolojileri, su yönetimi, endüstri alanlarında faaliyet göstermeye devam ediyor. Ülkemizde ve dünyada küresel iklim krizinin etkisinin arttığı bugünlerde verimli su kullanımı alanında inovatif çözümler sunuyor. İklim krizi için bilinçli önlemler alınması konusunda önerilerde bulunan Wilo Türkiye Genel Müdürü Altuğ Arkaya, “İklim krizini derinden hissettiğimiz bugünlerde önlemleri yalnızca yaşadığımız sıcak günler için değil dünyamızı korumak ve iyileştirmek için de bir yaşam tarzı olarak benimsemeliyiz” dedi.

Su ile ilgili en zorlu sorunlara karşı yenilikçi çözümler geliştiren küresel su teknolojisi şirketi Xylem, dünya ekonomisinin önemli bir kısmını oluşturan tarım sektörü için enerji verimli, güvenilir ve dayanıklı ürünler sunarken, bu ürünlerin kullanım ömrü maliyetlerini de azaltıyor. Yüksek düzeyde verimlilik sağlamak için tasarlanan Xylem sulama sistemleri, üreticilerin su kaynaklarını koruma ve su israfını azaltma çabalarını destekliyor. Aynı zamanda mahsullere doğru zamanda doğru miktarda su ve besin vererek mahsul verimliliğinin optimize edilmesine yardımcı oluyor.

Dünya genelinde su teknolojilerindeki öncü çalışmaları ile öne çıkan ve bina teknolojileri, su yönetimi, endüstri alanlarında faaliyet gösteren Wilo, alanında uzman üreticilere sürdürülebilir çözümleri ve ürünleriyle değer katmaya devam ediyor. Türkiye’nin en büyük denim üreticilerinden biri olan Erak Giyim yeni nesil hidrofor seçimini Wilo ürünlerinden yana kullandı. Dünyada 150 Türkiye’de ise 30 yılı aşkın süredir su teknolojilerine katkı sunan Wilo; verimli, tasarruflu ve inovatif su sistemleriyle tüm sektörlerde referans olmaya devam ediyor.

Yarım asırdır Türkiye pompa sektörünün lider firması olan Masdaf, pompa sektörünün yenilikçi okulu Mas Academy kapsamında düzenlediği eğitimlerle insana yatırım yapmaya devam ediyor.

Masdaf, son olarak 24 Temmuz’da çözüm ortağı EagleBurgmann ile satış ve AR-GE ekibine yönelik bir eğitim düzenledi. Masdaf Tuzla Genel Müdürlük binasında bulunan Özer Polatoğlu Oditoryumu’nda düzenlenen eğitimde EagleBurgmann Satış Destek Mühendisi Gürçay Gürpınar, “akışkan teknolojilerinde kullanılan salmastra tipleri” konusunda önemli bilgiler paylaştı.

Dünya üzerinde üretilen elektrik enerjisinin yaklaşık yüzde 25’i pompalar tarafından tüketilmektedir. Bu istatistiğe göre pompa seçiminin ne denli önemli olduğu açıkça görülmektedir. Bu sebeple; olması gerekenden daha büyük pompa seçilmesi, dünya üzerindeki pompa enerji tüketim oranını oldukça arttıracaktır.

İnsan faaliyetlerinden kaynaklanan sera gazı emisyonları iklim değişikliğini tetiklemeye devam ediyor. Çünkü atmosferdeki karbondioksit konsantrasyonu, sanayi öncesi dönemde milyonda 280 ppm civarında seyrederken 2020'nin başlarında 413 ppm'ye yükseldi. Artık iklim değişikliği ile mücadele kapsamında yaşamımızın her alanında özellikle de sanayide ve geliştirilen teknolojilerde; verimliliği artırmak, tasarruf sağlamak ve emisyonları azaltmak öncelikli kriterler arasında yerini aldı.

Erzurum’un tek özel hastanesi konumundaki Buhara Hastanesi, başlattığı yeni yatırım hamlesi kapsamında Wilo ürünlerini tercih etti. Su temini, ısıtma soğutma, atık su dalgıç ve yangın sistemlerinde Wilo ürünlerinin kullanıldığı hastane, yatırım tamamlandığında “Bölgenin en büyük özel hastanesi” olma özelliğine sahip olacak.

Türkiye, iklim krizi nedeniyle sıcak ve kurak bir yazla karşı karşıya. Bu durum normalden daha fazla sayıda orman yangını olasılığını beraberinde getiriyor. Üstelik artık orman yangınları, eskisinden daha uzun sürüyor. Türkiye, orman yangınları nedeniyle 2021 yılında 27 bin hektar, 2022 yılında ise 14 bin hektar yeşil alanını kaybetti. Ekosistemi bozan ve biyoçeşitliliği tehdit eden orman yangınlarına erken müdahale; yangınları kontrol altına almak, canlıları kurtarmak, biyoçeşitliliği korumak ve sera gazı emisyonlarını azaltmak açısından hayati önem taşıyor.

Peki orman yangınlarına erken müdahale kapsamında neler yapmak gerekiyor? İşte detaylar…

Su, canlı yaşamının sürdürülebilir olmasındaki en önemli kaynaklardan birisi. Hücrelerimizin içerisinde, canlılara yaşam alanı ve kaynağı, endüstrilerimizin her prosesinde yer alan yön vericisi. Öylesine önemli ki, atalarımızın yaşam biçimini değiştirecek kadar değerli. Bilirsiniz, ilkokul zamanlarında bize tarih derslerinde anlatılan ilk konu yerleşik hayata geçmek ile ilgili idi... İnsanlar nehir veya göl gibi alıcı ortam yakınlarına yerleşmiş ve gelecekteki şehirlerini suya yakın yerlere kurmuştu. Akarsular kanalizasyon görevini görmüş, zamanla hastalıklara neden olmuştu. Zamanla kirlenen ve kullanılamaz hale gelen su kaynaklarına çözüm olmak için bir aksiyon alınmalıydı. En eski bilinen alınmış aksiyon, 4.000 yıl öncesine dayanan Girit’teki Knossos saray kazısında ortaya çıkan sifonlu bir tuvalet sisteminin borularla ortamdan uzaklaştırılmasıydı. Aslında literatürdeki kaynaklara bakıldığında bu uygulama, temiz su temini ve atıksuların uzaklaştırılması kavramlarının çok çok öncelere dayandığının işareti değil midir?

Save
Cookies user preferences
We use cookies to ensure you to get the best experience on our website. If you decline the use of cookies, this website may not function as expected.
Accept all
Decline all
Functional
Tools used to give you more features when navigating on the website, this can include social sharing.
AddThis
Anladım!
Decline