Doğalgaz

"Türkiye doğal gaz piyasası; beklentiler, gelişmeler 2012" başlıklı raporunu yayımlayan Deloitte Türkiye, bu raporunda doğal gaz piyasasını çok geniş bir açıdan ele alıyor. Rapor, doğal gaz piyasasında 2001 yılından bu yana olan gelişmelere, doğal gaz sektörüne ilişkin risklere, sektör liberalizasyonu için atılması gereken adımlara ve arz-talep projeksiyonlarına dikkat çekiyor.

Bu projeksiyonların başında 2035 yılında Çin’in AB ile birlikte en büyük doğal gaz ithalatçısı olacağı öngörüsü geliyor. Ayrıca boru hattı ile ithalatta kısa dönemde Rusya, Türkmenistan ve Kazakistan’ın ön plana çıkacağının belirtildiği raporda, uzun vadede ise İran’ın ön plana çıkabileceğine dikkat çekiliyor.

Raporda değinildiği üzere Türkiye açısından gaz alım anlaşmalarına yönelik uzun vadeli strateji oluşturmasının önünde İran, Türkmenistan ve Irak gibi ülkelerin durumunun belirsizliği bir engel gibi görünmekte olup, konu dünya genelindeki doğal gaz ticaretinin muhtemel projeksiyonu da dikkate alınarak değerlendirilmelidir. Buna dair Uluslararası Enerji Ajansı (International Energy Agency) tarafından geçtiğimiz Haziran ayında doğal gaza özel olarak hazırlanan “World Energy Outlook
Special Report – Are We Entering Golden Age of Gas” çok kapsamlı bir rehber oluşturmaktadır.
Raporun ortaya koyduğu ana sonuç, 2035 yılına gelindiğinde, doğal gazın dünya geneli enerji üretimi açısından birinci sıraya (%25) yerleşeceği tahminidir.

Raporun Sonuç, Beklentiler, Öneriler bölümünde; Doğal gaz sektörüne dair uluslararası kuruluşlara üyeliğin yetersiz düzeyde olduğu ve yine Dünya Gaz Konferansı gibi uluslararası platformdaki önemli kongre ve toplantılara katılım, tanıtım, bu etkinliklerde sunum yapma, çalışma sunma şeklinde aktif bir biçimde yer alma açısından ülkemiz kamu ve özel sektör temsilcilerinin gereken aktif tavrı sergileyemedikleri gözlemlenmektedir.
Doğal Gaz sektörüne dair oldukça büyük stratejik önemi bulunan Türkiye’nin, bu vasfına uygun bir biçimde, önemli uluslararası platformlarda aktif bir tavır yansıtması gerekmektedir. Türkiye’nin gerek kendi doğal gaz ihtiyacının karşılanması, gerekse bir enerji terminali olma vizyonu ile ilgili toplantılar, tartışmalar, sempozyumlar yıllardan beridir yoğun bir şekilde gerçekleşmekle birlikte, konunun bireysel çalışmaların, görüşlerin ötesinde, geniş katılımın sağlandığı kurumsal bir kimlikle takip edilmesi gerekmektedir. Muhtemelen Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı koordinasyonu ile sektörde deneyim sahibi kişiler, konuyla ilgili çalışmalarda bulunan akademisyenler ve deneyimli bürokratların katılımı ile özel oluşturulmuş yetkin bir strateji grubu tarafından Türkiye’nin enerji terminali olma vizyonunun kurumsal bir kimlikle ele alınması, sürdürülmesi ve strateji geliştirilmesinde yarar görülmektedir.

Save
Cookies user preferences
We use cookies to ensure you to get the best experience on our website. If you decline the use of cookies, this website may not function as expected.
Accept all
Decline all
Functional
Tools used to give you more features when navigating on the website, this can include social sharing.
AddThis
Anladım!
Decline